“ETİK DEGERLER RAFTA MI?’’
1999 yılında yaşanan Lehman Brothers krizi, finansal piyasalar için ağır düzenlemeler getirdi. Esası, şeffaf olmayan piyasalarda, sağlıksız veriler ile yol bulmaya çalışan piyasaların tabiri caizse çuvallamasıydı. Yeni terimler hayatımıza girdi, rafta bekleyenler güncellendi. Ama bir tanesi vardı ki, 2000’li yılların çözüm anahtarı, umudu oldu. CHINESE WALL (Çin Seddi).
Çin Seddi, kamuya açıklanmamış finansal bilgilerin yanlış kullanılmasını önlemek amacı ile, aracı kurumların departmanları arasına çekilen bir “Set”, bir ‘’Duvar’’.
AMAÇ; Bilgi ‘’manipüle’’ edilmesin. İlk bakışta müthiş bir duvar, ’’SIR BİLGİ’’. Bilgi, bilgiye sahip olanda kalacak, sır olmaktan çıkana kadar kimse öğrenmeyecek. Adil, Eşit, Eş zamanlı erişim ile de çıkar çatışmalarının, insider işlemlerin önüne geçilecek.
‘’BİLGİ GEÇİŞGENLİGİ’’ ilkeler ve süreçler ile önlenecek, etkin “İÇ KONTROL SİSTEMİ’’ ile denetlenecek. Bir de ‘’ETİK KODLAR’’ yazılıp da “Kutsal Kitab”a el bastık mı, duvardan bilgiler sızmayacak. Ama gel gör ki,’’ nefs ‘’insanın düşmanı, doymak bilinmez açlıklar, duvarı çatlatıyor, ’’SIR BİLGİ’NİN’’ dar koridordaki serüveni, KAP haberleri ile ortaya çıkıyor, ne zaman mı? Artık, ’’SIR BİLGİ’NİN’’ nakde dönme zamanı geldiğinde!…
Bizde kamuya açıklanmamış bir bilgiyi menfaat odaklarına iletmenin ya da o bilgiye sahip olanın HAPSOLMAMASI doğal hale geldi. Şirket sahipleri ve Aracı Kurum sahipleri, piyasa oyuncusu olduğundan beri ‘’SIR BİLGİ’’ aynı bilgiyi kullanmak isteyenlerin aleyhine eş zamanlı ve şeffaf olması gerekirken, ortak olanların menfaatine uygun hale geldi. KAP açıklaması geldiğinde artık ‘’Genel Kabul Görmüş’’ bir bilgi gibi, küçük yatırımcı ‘’rötarlı’’ öğrenerek, Çıkar Çatışmalarının önüne geçemeyen ‘’ÇİN SEDDİ’nİn altında kalmış oldu.
‘’SIR BİLGİ’’ nasıl oluyor da duvarı çatlatıyor. Çatlağı yaratan, bilgiye sahip olan ve gizleyen portföy yönetim şirketleri, özel fonlar ve yurtdışı hesaplar.
Rafa kaldırılanlar ise ilke, süreç ve kodlar mı?!!! İnsanoğlu parada açgözlü olunca, finansal piyasalarda beklenen düzelme ve sağlıklı bir işleyiş sağlanamıyor.
Amerika’daki sert düzenlemelerden 5 yıl sonra yapılan bir araştırmada;
‘’Her Şey Tepetaklak Olmadan Bir Şey Değişmeyecek’’ ‘’sonucuna varılmış. 2023’te tepetaklak olduk ve Duvarlar yıkıldı, zaten çatlamıştı.
“ETİK DEĞERLER” mercek altına alınmalı. Hep bir şeylerin değişeceğine inandık, finans piyasaları ise hiçbir şeyin değişmeyeceğine inandı.
‘’Etik Değerler sadece iyiniyetliler için mi geçerli?‘’ sorusunu artık yüksek sesle sormanın vakti sizce de gelmedi mi?