Bir banka bir gecede onbinlerce müşterisinin hesaplarından 750 lira ile 250 lira arasında para çalırsa, ne olur? Bu bankanın mı yoksa bankacının mı utancı olur?
Bu elektronik posta yine Körfez sermayeli bankanın bir personelinden geldi:
“Eyvah banka beni soyuyor konulu yazınızı okudum. Şu anda öyle bir durumdayız ki limit tahsis ücreti alınan her müşteri ‘Siz nasıl bir bankasınız, lanet olsun’ diyerek şubeden uzaklaşıyor.
Her ücreti açıklamaya çalışıyoruz kendi çapımızda, ama bu durumu açıklayamıyoruz. Bir de her üç ayda bir dönemsel komisyon zaten insafsızca alınıyor. Artık ipin ucu o kadar kaçtı ki biz bile ne neden alınıyor, kaç defa alınıyor onu bile bilmiyoruz.
Sadece sürekli müşteriler tarafından cebinden habersiz 650’den 2 bin 500 liraya kadar alınan paralar yüzünden hakarete uğruyoruz. ‘Ne limiti ne kredi istedim ki ben sizden, bu ücreti kesiyorsunuz’ sorusuna ben artık cevap veremiyorum.
Siz bir gecede cebinizden kaybolan 20 lirayı fark etmeyebilirsiniz yolda düşürmüş olabilirsiniz. Peki 750 liranın kaybolduğu nu da mı fark etmezsiniz?
İşte fark ettiğiniz anda zaten kıyamet kopar. Kendinizi bir müşterinin yerine koysanıza…
Yazık bu enayi yerine koyulan müşterilere, bu ne acımasız bir kurumdur.
Gözü ne personeli ne de müşteriyi görüyor. Zaten kimse bu bankanın personelinin telefonunu bile açmıyor. Ne marka ne de personeli itibar görüyor. Belki limit tahsis ücreti ile günü kurtardılar ama öyle bir itibarlarını bitirdiler ki tahmin edemezsiniz.
Emin olun siz yazdıkça biz utanıyoruz. Keşke yukarıdakiler de biraz utansa…”
Limit tahsis ücreti adı altında bir gecede on binlerce hesaptan 750 lira ile 2 bin 500 lira arasında bir para resmen gasp edildi. BDDK buna “taraf olmam” diyor. Çünkü BDDK’ya göre, bankanın sadece bireysel müşterilerden aldıkları ücretlere sınırlama var. Yani banka esnafı istediği gibi soyabilir.
Nitekim de adamlar soyuyorlar.
Bunu neden bütün bankalar değil de bir yabancı sermayeli banka yapıyor?
Bankacılık etiğinden çok uzak yöntemlerle kâr elde etmeye çalışan bu anlayış nereye kadar?
Devleti yönetenler sürekli olarak faizlere takmış durumdalar. Yıllık faizin bir ya da iki puan yüksek olması nedir ki? Asıl soygun burada.
Küçük esnaf vicdansız yabancı bankaların kucağına itilmiş durumda.
Özellikle de yabancı sermayeli banka.
Ne BDDK, ne Hazine ne de bir başka denetleyici kurum.
Kimse karışmıyor, hesap sormuyor.
Esnaf ne yapmalı?
BDDK’ya göre, bu Körfez sermayeli bankanın yaptığı tüccar ile banka arasında yaşanan bir sorun. Ancak bir gecede on binlerce hesaptan alınan paralar sorun değil soygundur.
Limit tahsis ücreti diye hesabından bir gecede paraları kaybolan esnaf ve işletmeler bu bankaya dava açsın. Çünkü böyle bir ücreti sizden habersiz almaya hakkı yok. BDDK buna “beni ilgilendirmez” dese de mahkemeleri ilgilendirir.
Emin olun ki, bu bankanın hakkından yargı gelecektir.
Kaynak: Bir bankacının utancı – Remzi ÖZDEMİR-YENİÇAĞ GAZETESİ
İş Bankası’nda üst düzey atama
Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu toplantısında, Başkent Kurumsal Şube Müdürü Mehmet Türk’ün, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'na gerekli bildirimlerin yapılması...