Türkiye’nin yeni sorunu kaçan müteahitler. kentsel dönüşüm projesinde çok sayıda müteahitin kaçtığı öne sürülüyor.
İMO İzmir şube başkanı Gürkan Erdoğan, “İzmir’de inşaat sektörü kötü durumda. Kentsel dönüşüm anlaşması yapıp işe başlayamayan müteahhitler var. Odamızı arayıp ‘müteahhit kaçtı’ diyen vatandaşlar var” dedi.
Krizden etkilenen sektörlerin başında inşaat geliyor. Başta demir fiyatları olmak üzere artan maliyetten kaynaklı İzmir’de çok sayıda şantiye çalışmalarını durdururken birçoğu da durma noktasına geldi. Çalışmaların durduğu şantiyeler arasında kentsel dönüşüm konutlarını inşa eden firmalar ile ‘marka’ projeler de bulunuyor. Krizden kaynaklı konkordato ilan eden çok sayıda inşaat şirketi de bulunuyor.
Krizden kaynaklı binlerce inşaat işçisi de işten çıkarıldı ya da ücretsiz izne gönderildi. Çıkarılan işçilerin arasında ücretlerini ve tazminatlarını alamayan işçiler de bulunuyor. Kriz satışları da etkiledi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) İzmir Bölge Müdürlüğünün verilerine göre, 2017 yılı eylül ayında İzmir’de 7 bin 575 olan konut satışı, 2018 yılı eylül ayında yüzde 18.1 oranında azalarak 6 bin 207 oldu.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Gürkan Erdoğan ile sektördeki kriz üzerine konuştuk. İnşaatın genelde halk arasında sadece konut olarak tanımlandığını ama baraj, havalimanı ve yol gibi çok geniş bir alanı kapsadığının belirten Erdoğan, “Kafamızı kaldırdığımızda yeryüzünde gördüğümüz her şeyi inşaat mühendisleri inşa eder, projelendirmesini yapar. Bu geniş alanın tamamında son ekonomik krizin etkileri görülmekte. Krizi, 24 Haziran öncesi ve sonrası diye ayırmak gerekiyor. 24 Haziran öncesinde konut kredileri 0.98, 0.99 gibi seviyelere çekildi. Buna rağmen konutta bir talep artışı olmadı. Faizler nedeniyle durmuş olsaydı faizler düştüğünde artış olurdu. Asıl nedeni faiz değildi. Ekonomideki genel durgunluğun konut talebine de yansıdığını düşünüyoruz” dedi. Erdoğan, imar barışının da sektörü olumsuz etkilediğini dile getirdi.
‘DEVLET İHALELERİNDE DE İŞÇİ SAYISI AZALDI’
Devlet ihalelerinin ödeneklerinde yaşanan kısıtlamalar nedeniyle geçen seneye göre istihdamın azaldığını da ifade eden Erdoğan şunları söyledi: “Elimizde net bir rakam yok. Devlet yol ve baraj şantiyelerinde geçen sene ve bu sene ne kadar kişinin çalıştığını açıklarsa binlerce kişilik bir iş kaybını görebiliriz sadece İzmir için. Devletin bir seneliğine verdiği ihalelerde fiyat farkı yok. Fiyat farkı olanlar da zararda. En çok demir fiyatlarındaki yüzde yüzlük artış zorluyor. Fiyatlardaki çalkalanmalardan kaynaklı batma noktasına geliyor. TÜİK’in açıkladığı rakamlar piyasa ile uyuşmuyor. Bizim elde ettiğimiz artışlar daha yüksek. Bina bazında kentsel dönüşüm anlaşması yapıp işe başlayamayan müteahhitler var. Odamızı arayıp ‘müteahhit kaçtı’ diyen vatandaşlar var. Maliyet artarken satış rakamları da düşüyor. Vatandaş ev alacaksa da almıyor, cebimde dursun ne olur ne olmaz diyor.”
‘KRİZİN KABUL EDİLMESİ GEREKİYOR’
İlk olarak krizin kabul edilmesi gerektiğinin altını çizen Erdoğan, “Dünyanın en liberal ekonomilerinde bile devlet sermaye akışını yönetir. Devletler, oluşabilecek krizlerin önüne geçmek için hareket eder. Türkiye’de özellikle inşaat sermayesi yükseltildi. Yabancı sermaye ile inşaat ayakta tutulmaya çalışıldı. İnsanların farklı yerlerden para kazanması lazım ki gelip bina alabilsin. Bu yapılmadı. Tıkanıklığın giderilmesi için fiyat farkı kararnamesinin yayınlanması ve ülkenin krizde olduğunun kabul edilmesi gerekiyor. Bu özelde yapılan sözleşmelere de yansıtılması gerekiyor. Kriz yok dersek çözüm olmuyor. Şu anki tablo iç açıcı değil. Daha da kötüye gidiyoruz. İnşaat sektöründe kısa sürede bu durumu değiştirecek bir şey gözükmüyor” dedi.
Kaynak: İNŞAAT DERYASI
Babacan Central’da avantajlı satışlar başladı
Konuta erişimde ‘ulaşılabilir koşullar’ motivasyonuyla hareket eden Babacan Yapı, bu kez Beylikdüzü’nde hayata geçirdiği yeni yatırımı Babacan Central’da avantajlı ödeme...