Sabancı Holding 2025 yılı birinci çeyrek finansallarında, Holding’in bankacılık bölümünün ilgili dönemi ‘konsolide’ olarak yaklaşık 614 milyon TL net dönem zararı; ‘kombine’ olarak ise yaklaşık 1,5 milyar TL net dönem zararıyla kapattığı görülüyor.
Yani Akbank ilgili dönemde zarar etmiş.
Bunun temel nedeni ise enflasyon kaynaklı ortaya çıkan yaklaşık 14,3 milyar TL net parasal pozisyon kaybı.
Nitekim, enflasyon muhasebesi uygulanmayan banka bilançoları itibariyle görünen nominal karlar işte bu nedenle fiktif.
Akbank’ın BDDK formatlı konsolide olmayan ilk çeyrek finansalları itibariyle raporladığı dönem net karı yaklaşık 13,7 milyar TL.
Bu çeyreklik kar tutarı, yıllıklandırılmış olarak Akbank için yaklaşık yüzde 22 düzeyinde ortalama özkaynak karlılığı ortaya koyuyor.
2025 yılı Mart ayında TÜFE yıllık yüzde 38,1 düzeyinde gerçekleştiği için, Akbank ortaklarının reel olarak basitçe yaklaşık yüzde 16 düzeyinde REEL KAYBA uğradığını söylemek mümkün.
Sektörle kıyaslanınca kaybın göreceli olarak fazla olduğu anlaşılıyor.
Nitekim Akbank, 2025 yılının ilk çeyreğinde yaklaşık 124,8 milyar TL faiz tahsilatı yapmışken, yaklaşık 127,2 milyar TL faiz ödemesinde bulunmuştur.
Dikkat etmenizde fayda var, bunlar nakit akış tablosu verileri!
Neden gelir tablosu verilerini dikkate almıyorum?
Çünkü kar ve zarar tablosunda görülen rakamlar tahakkuk esaslıdır. Yani nakit giriş çıkışlarını göstermez.
Bu yüzden, kısa vadeli mevduat ve yatırım güdüsüne ve iktisadi davranışa sahip ekosistemimizde; temel bankacılık faaliyetlerinin finansal sağlığını en iyi görebileceğimiz yer bu nedenle nakit akış tablolarıdır.
Nakit ödenen faiz, varlıklardan elde edilen nakit girişinin yani nakit tahsil edilen faizin maliyetidir.
Bu bahisle ve basitçe Akbank’ın temel bankacılık faaliyetlerindeki maliyeti, tahsilatının yaklaşık 1,02 katı şeklinde gerçekleşmiştir.
Hal böyle olunca, görülen o ki Banka sırtını müşterilerine yaslamış!
İlgili dönemde tam tamına yaklaşık 28 milyar TL müşterilerinden nakit ücret ve komisyon geliri tahsil etmiş.
Yani banka, ilk üç ayda müşterileri sayesinde nakit ihtiyacını karşılamış.
Her ne kadar sıkılaşmanın etkisiyle, diğer bankalarda da olduğu gibi bu veriler Akbank’ın finansal performansının kötüleştiğini ortaya koyuyorsa da sahip olduğu güçlü bilançoyla henüz korkacak bir durum yok.
Lakin göreceli olarak performansın diğerlerinden kötü olduğu söylenebilir.
Son bir kelam edilirse, Akbank özelinde kredi zarar karşılıklarındaki artış dikkat çekiyor.
2024 ilk çeyrekte yaklaşık 4,3 milyar TL olarak raporlanan karşılık gideri 2025 ilk çeyrekte yaklaşık 9,6 milyar TL olarak raporlanmış.
Bunun yaklaşık 8 milyar TL’si üçüncü aşama olarak ifade edilen temerrütler için ayrılmış.
Beklentideki bu sıçrayış genelde sıkılaşmanın, Banka özelinde de varlık yapısındaki riskin bir yansımasıdır.
Özetle hem Akbank’ın hem de diğerlerinin görülen o ki faiz indirilmesini dört gözle beklediği aşikar.
Sevgi ve vicdanla kalın…
Prof. Dr. Soner GÖKTEN