Bankalar için en önemli gösterge olan sermaye yeterlilik oranında Akbank 14.52 ile ilk sırada yer aldı. Kamu bankalarında ise erime sürüyor.
SERMAYE YETERLİLİK NEDİR?
Bankalar için BDDK tarafından belirlenen bir oran olan sermaye yeterlilik rasyosu bankaların sermaye oranlarında hareket edebilecekleri alanı belirler. Rasyo kavramı en kaba şekliyle oran demektir. Sermaye Yeterlilik Oranı şeklinde de ifade edebileceğimiz bu oran bankaların beklenmeyen risklere karşı zor duruma düşmemeleri ya da kaba haliyle batmamaları için sermayelerini bu orana göre ayarlamaları açısından gerekli bir büyüklüktür.
Bir bankanın sermayesinin yükümlülüklerine oranı ile elde edilen sermaye yeterlilik rasyosunu bir başka şekilde ifade etmek gerekirse, bankanın yükümlülük miktarının yine bankanın sermaye miktarına bölünmesiyle elde edilir diyebiliriz.
Bankanın sermayesi ve yükümlülükleri nelerdir?
Sermaye genel olarak bir işletmenin(örneğin bankanın) kurulum aşamasının ve sonrasında yürütülecek faaliyetlerin fonlanmasında gerekli para miktarıdır. Bankanın sermayesi de tam da budur,yani bankaların faaliyetlerinin genel olarak mevduat toplayıp kredi dağıtma işlevleri üzerinden faiz vb. kazançlar sağladığı durumu göz önüne alınırsa banka sermayesi, mevduat toplama ve kredi dağıtma için gerekli para miktarıdır denilebilir. Bankanın yükümlülüklerini oluşturan büyüklüklükler ise ağırlıklı olarak halktan toplanan mevduat,(halkın bankaya yatırdığı ve istediği zaman rahatça geri alabileceği para miktarı) dağıtılan-verilen kredilerdir.
Aklımıza takılabilecek bir soru da; neden bankanın topladığı mevduat, banka için yükümlülük olsun? sorusudur. Dikkat edilmesi gereken nokta, mevduat: halk tarafından bankaya yatırılan ve istendiği anda rahatça geri alınabilinen bir varlıktır. Eğer herkes bankaya yatırdığı tutarı sık aralıklarla geri almaya başlarsa ne olur(bu durum kriz dönemlerinde bolca gözlemlenmiştir)? Böyle bir durumda bankalar para bulamaz ve bankacılık sistemi krize doğru sürüklenir. İşte bu olgunun bir gün yaşanabileceği endişesi ve zor duruma düşülmemek için mevduat kalemi bankanın yükümlülüğü olarak kabul edilir. (Mevduat kavramını halkın bankaya faiz karşılığı verdiği kredi olarak düşünebiliriz.)
Dağıtılan-verilen krediler de yükümlülük olarak muhasebe kayıtlarında yer almaktadır. Mevduat miktarının bir gün geri alınabileceği gibi dağıtılan krediler de her zaman bankaya geri ödenmeyebilir. Geri ödenmeyen yani batık kredi olarak bilinen bu krediler de yükümlülük olarak kabul edilir ve batık krediler miktarı kadar sermaye arttırımı gerekmektedir.
Anlaşılmasını kolaylaştıracak şekilde anlattığım sermaye yeterlilik rasyosunun hesaplanması pratikte şöyle olmaktadır:
Sermaye Yeterlilik Oranı=Risk ağırlıklarına göre belirlenmiş banka yükümlülük miktarı / Özsermaye miktarı.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta ”risk ağırlıklarına göre belirlenmiş” kavramıdır. Risk ağırlıklarına göre belirlemek demek, örneğin mevduatların toplu bir şekilde bankadan çekilmesi olasılığı düşük olduğundan dolayı mevduat yükümlülüğünün risk ağırlığı düşüktür ve bu ağırlığıa göre hesaba katılır. Aynı mantıkla, batık krediler hemen hergün bankalarca bilançolarına işlenip bu batık krediler miktarınca sermaye arttırımına gidilir. Hal böyle olunca batık kredilerin oluşma olasılığı diğer duruma göre daha olası olduğundan dolayı bu büyüklüğün risk ağırlığı daha yüksektir ve bu ağırlığı göre hesaba alınır.
Risk ağırlıklandırma işlemi sonrası örneğin X bankasının yükümlülük miktarı toplamını 12.000.000 TL ve öz sermaye miktarını da 100.000.000 TL olarak kabul edelim. Bu durumda X bankasının sermaye yeterlilik oranı %12 olarak bulunacaktır. Bu oran BDDK tarafından %8 olarak belirlenmiş ve önümüzdeki dönemlerde %12’ye arttırılması planlanan orandır. Buradan anlaşılması gereken, %8 sermaye yeterlilik oranının altında bir orana sahip olan (örneğin %7) bankaların faaliyetlerini gerçekleştiremeyeceğidir. Yani bu durumda BDDK tarafından belirlenen ve %8’in altında bir oranda kalan bankanın faaliyet izni iptal edilip, %8’e ulaşana kadar faaliyet gösteremeyecektir.
İş Bankası’nda üst düzey atama
Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu toplantısında, Başkent Kurumsal Şube Müdürü Mehmet Türk’ün, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'na gerekli bildirimlerin yapılması...