Piyasada bir süredir merkez bankası hazımsızlığı var. İş dünyası, borsacılar, saray çevresi vs. merkezin yüksek faiz politikasından bıkmış durumda.
Bu çevreler bir süredir basın yoluyla ve şahsi duyurularla önce merkezi, ardından Mehmet Şimşek’i eleştiri yağmuruna tutuyor.
Peki ne istiyorlar? Faiz indirimi.
Yüksek faizin de suçlusunu Merkez bankasıyla birlikte Mehmet Şimşek ilan ettiler.
Ufak bir not düşmek istiyorum: Mehmet Şimşek’i vasıfsız olduğu ve yıllardır ortaya adam akıllı bir maliye politikası koyamadığı için eleştiriyorum. Milletin, fakirin, fukaranın, emekçinin, emeklinin, beyaz yakalının gırtlağına yapışarak maliyeyi toparlamaya çalışıyor. Fakat ortada bir program yok. Öte yandan faizler yüksek diye maliye sekreterini eleştirmek kısmen anlamsız. Eleştirilecekse, maliye politikasıyla desteklemediği için eleştirilmelidir. O taraftan bir destek gelseydi faizlerin bu kadar uzun süre ve bu seviyede yüksek kalmasına gerek kalmayabilirdi.
Bu konuyu burada kapatıp devam edelim.
Çünkü yazının yıldızı Merkez Bankası.
Merkez bankası faizleri niye yükseltti? Enflasyon yüksek diye.
Tam faiz indirimi döngüsüne mi başladık derken bu sefer de 19 Mart ile hızlanan telef siyaseti başladı – buradaki riski gören merkez de mecburen faiz yükseltti.
Şimdi ise merkez köşeye sıkıştırılarak faiz indirmesi bekleniyor. Bu toplantıda faiz indirmesi piyasanın beklentisi. Fakat sorunu göremiyoruz…
Faizlerin artırılmasının bir sebebi vardı. Enflasyon.
Peki enflasyon düştü mü? Hayır.
Eee? Amaç ne peki?
Geldiğimiz son noktada ise TÜİK operasyonu yapıldı.
Merkez, tabiri caizse “TONGAYA DÜŞÜRÜLDÜ”
TÜİK bu ay enflasyonu 1.53% açıkladı (YERSEN)
Açıklanan Mayıs enflasyonuyla Merkez Bankası’na operasyon çekildi.
“Enflasyon düştü, faizi indirmek zorundasın” mesajı verildi. Bir süredir basında dönen süreçle bu belliydi
Gerçekten kumpaslar ve operasyonlar ülkesi olduk.
Peki soruyorum: Merkez’e yapılan “enflasyon operasyonu”nun amacı ne?
Faizleri zorla indirsek ne olacak? Henüz iyileşmeden hastayı tahliye etmekteki amaç ne?
Yapılmak istenen sanki bir kesim için “Sevdanın Son Vuruşu”, ülke için ise beka sorunu
Enflasyonla tek mücadele aracımız faiz politikası oldu.
Halbuki biliyorsunuz kamu harcamalarını kısarak ve maliye politikasını düzelterek de enflasyonla mücadele edebilir, süreci hızlandırabiliriz.
Peki niye yapılmıyor? Çünkü bazı çevrelerin işine gelmiyor. Sadece faiz silahıyla mücadele etmek isteniyor.
Acaba baktılar olmuyor, yoksa ulan giderayak son bir kez daha ülkeyi birkaç yıl daha NAS’a döndürür müyüz diye umut ediyorlar. Sevdanın son vuruşu misali…
Son bir vurgun… Bağımlılar da hep öyle der ya: abi son bir kez diye.
Servet transferinin tadını bir kere aldılar tabi, müptelası oldular.
Olacağını zannetmiyorum (temennimdir, OLMAMALI) ama olur mu olur, belli olmaz bu işler.
Ama istenilenin bu olduğu kesin.
Hatırlayalım, zaten kafadaki fikir neydi? “Benden sonrası TUFAN”
Sevgiyle kalın.